Yaşım yirmibir olsa da bir girişimci olarak kendi işini yapmaya başlangıcın hayattaki en zorlu şeylerden biri olduğunu söyleyebilirim .
Ön hazırlıklar , Pazar araştırmaları , iş planları , yoğun koşuşturmalar yalnızca başlangıcın yarısıdır .
İsterseniz kendi işime nasıl başladığımı size anlatayım .
İkibinbeş yılı başlarında üniversiteyi bırakarak kendi işimi yapmaya karar verdim . Çok zor bir karar değildi , çünkü hep kendi işimin patronu olmak istemiştim .
Başlangıçta kimse bana şu güne kadar iş planının , projelerini bitirmelisin diye bir süre vermemişti . Ama gerçekten zordu , nereden başlamam gerektiğini bilmiyordum .
Birkaç yol izlemeye karar verdim .
Bir tanesi beni dinleyen herkese fikrimi , iş planımı anlattım .Bazıları ‘’ nereden başlaman gerektiğini bilmiyorum ‘’ derken , bazıları ise bazıları cesaret veriyordu , tavsiye veren de çoktu ama hala iş yapmaya nasıl başlayacağımdan emin değildim .
Henüz iş yapmaya başlamadığımdan vazgeçmekte kolaydı .
Aklıma iş konusunda tavsiyeler alabileceğim bazı iş siteleri ve birlikler geldi
Finansman bulmakta zordu . İş yapmaya hazırlıklıysanız bankalardan yana biraz şansınız olabilir . Bu durum birazda ekonominin gidişatıyla ilgili .
İnsanlara iş planlarım ve projelerimi anlatmak için ne kadar süre harcadığımı inanın bilmiyorum . Bazı iş danışmanları ise destek verdi ve hala birlikte çalışıyoruz .
İşim internet üzerineydi , bu yüzden ofisin merkezi bir yerde olup olmaması önemli değildi . Küçük bir ofis kiraladım .
Hayalim yanımda bir çok insanın çalışmasıydı . Yalnız başlangıçta böyle yapmadım . Dört kişiyle çalışmaya başlayınca daha büyük bir işyerine geçtim .
Bu arada tedarikçiler , müşteri memnuniyeti , işe alma , büyüme , kredi ihtiyacı gibi konularla da uğraştım .
kaynak:ezinearticles
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder